GİRİŞ

E-Posta
Şifre

YENİ ÜYE

Ad
Soyad
E-Posta
Şifre
Şifre Tekrar
Ürün sepete eklendi
Aramıza Hoşgeldin!
Welcome Abroad!
Bültene başarıyla üye oldun.
Teşekkürler!
Thank you for subscribing to
our newsletter.

1500 TL ÜZERİ ÜCRETSİZ KARGO

İLK SİPARİŞTE %10 İNDİRİM İÇİN ÜYE OLUN! İNDİRİM KODU: HELLOPC10

Ebeveynlik Yolculuğunuzda Mizaca Yönelik Tutum

Şüphesiz her ebeveyn kendi çocuğunun gelişimi için elinden gelenin en iyisini yapmak istiyor. Bu sebeple bir çok ebeveyn günlük rutinleri arasında farklı kaynaklardan bilgiler ediniyor ve çocuğu için kendi potansiyelinin en iyisini ortaya çıkartmak için çaba sarf ediyor. Çeşitli kaynaklardan edinilen bilgileri, ebeveynler kendi süzgeçlerinden geçirdikten sonra kişiliklerine en uygun olan yaklaşımı benimsemeye ve yaşamlarına entegre etmeye başlıyor. Yapılan bu yeni değişiklikler kimi zaman başarılı kimi zaman ise başarısız olabiliyor. Tam da bu noktada “evet!” dediğinizi duyar gibiyim.

"Çocukların mizaçları ebeveynlerin tutumlarını ve ebeveyn tutumları da çocukların davranışlarını etkiler."

Birçok ebeveyn, kendi kişiliklerine yakın buldukları ebeveynlik yaklaşımlarına dair kitapları okuyor. Bu kitaplarda yazan bilgileri harfiyen uyguluyor olmalarına rağmen beklediği veya kitapta yazdığı gibi bir değişiklik olmadığında rahatsızlık duyduklarını hatta bu sebeple kendilerini başarısızlıkla suçladıklarını ifade ediyor. Aslında yalnız değilsiniz!

Ebeveynlik yolculuğu her zaman toz pembe görünen, dümdüz yollardan ilerleyeceğiniz bir yol değil. Unutmayın ki; kimi ebeveyn şu anda sizinle benzer zorluklarla karşı karşıya, kimi sizden daha önce bu zorluklarla karşılaştı, kimi ise sizden sonra karşılaşacak. Yolculuğunuz boyunca inişler çıkışlar olacak, farklı duraklarda durmanız gerekecek. Bunun sadece bir süreç olduğunun, her çocuğun yapısının, mizacının, karakterinin ve ihtiyacının birbirinden oldukça farklı özelliklere sahip olduğunun altını çizmek istiyorum. Bu sebeple, tek tip bir ebeveynlik yaklaşımı yerine öncelikle çocuğunuzu tanıyıp onun mizacına uygun olacağını düşündüğünüz yaklaşımları ebeveynlik yolculuğunuzda bir rehber olarak kullanmanızda fayda olduğunu düşünüyorum.

Literatürdeki bilgilere göre; çocukların mizaçları ebeveynlerin tutumlarını ve ebeveyn tutumları da çocukların davranışlarını etkilemektedir. (Burke, Pardini ve Loeber, 2008; Quinton, Pickles, Maughan ve Rutter, 1993).

Mizaç Kelimesinden Ne Anlamalıyız?

Öncelikle mizaç ne demek onunla başlayalım. Bir çoğumuzun diline yer etmiş bir kelime aslında “mizaç” kelimesi. Günlük hayatlarımızda, özellikle birilerini telkin etmek istediğimiz zaman karşımızdaki kimseye; “onun mizacı böyle, kafana takma seninle ilgili değil” gibi cümleler kurarken bulabiliyoruz kendimizi.

Mizaç; doğuştan gelen, duygu ve davranışlarımızdaki biyolojik temelli farklılıklardır. Biyolojik temelli denmesinin sebebi ise, sadece genetik faktörlerin rol oynamaması. Annenin hamilelik esnasındaki deneyimleri ve sosyokültürel etkenler de mizaç oluşumunda önemli faktörlerdir. Bu farklılıklar ileride ilişkilerimizde tecrübe ettiklerimiz, gözlemlediklerimiz ve kültürümüz ile şekillenerek kişiliğimizin temelini oluşturur. Her çocuk farklı bir mizaca sahiptir. Mizaç tiplerini araştıran uzmanlara göre üç farklı mizaç tipi vardır; zorlayıcı, yavaş ısınan ve kolay. Zorlayıcı mizaca sahip çocuklar biraz daha dürtüsel ve tepkisel; yavaş ısının çocuklar daha temkinli ve gözlemleyen; kolay mizaçlı olanlar ise daha girişken ve çabuk uyumlanabilen çocuklar olarak literatürde tanımlanıyor.

Gözlem Yapmak, Çocuğunuzun Mizacını Anlamızda Fayda Sağlar

Mizaç tipi çocukların kendi tercihlerine göre veya sizin tutumlarınıza göre şekillenmiyor. Çocuğunuzun hareketliliği, sosyalliği, tepkiselliği, duyarlılık ve dikkat düzeyi mizacını oluşturan boyutlardır.

Ebeveynlik yolculuğunuzda çocuğunuzu yakından gözlemlemeniz, mizacının, duygularının farkında olmanız, yaklaşımınızı bu yönde belirlemeniz ve çocuğunuzun ihtiyaçlarına göre uyumlanmanız, çocuğunuzun kendini güvende hissetmesi için oldukça kıymetli. Araştırmalara göre, kabul gören, ebeveynleri tarafından desteklenen, sıcaklık gören çocuğun öz güveni artar, kendini daha güvende hisseder ve ebeveynleri ile arasındaki bağ güçlenir. “Çocuğumun mizacına nasıl uyumlanabilirim?” dediğinizi duyar gibiyim. Öncelikle birçok ebeveyn kendi çocuğunu tanımakta güçlük çekebilir. Ebeveynin görüyor olduğu çocuk ile çocuğun sergilediği davranışlar arasında farklılıklar olabilir. Böyle bir farklılık çocuğunuzun ihtiyaçlarını görmenizi engelleyebilir, uyumlanmanızı güçleştirebilir.

Çocuğunuza Uygun Ortamı Yaratın

Ebeveynlik tutumunuzu çocuğunuzun mizacına uygun şekilde düzenlemek için öncelikle ona uygun olan ortamı yaratarak başlayabilirsiniz. Örneğin hareketli bir çocuğunuz varsa; sakin bir şekilde yapılacak aktiviteler yerine tırmanmak, zıplamak, top oynamak gibi daha hareketli aktiviteler yapmaya yönelebilirsiniz. Zorlandığınız zamanlarda başka aile bireylerinden destek alabilirsiniz.

Esnekliğe Yer Açın

Koymuş olduğunuz kurallarda gerektiği zamanlarda esneklik gösterebilirsiniz. Çocuğunuz zor bir gün geçirdiyse, yorgun veya üzgünse o gün kurallarınızı esnetebilirsiniz.

Farklı Aktiviteler Deneyin

Çocuğunuzla birlikte yapmaktan keyif aldığınız aktiviteleri bulabilmek adına farklı aktiviteler denemekten yorulmayın. Hoşunuza giden ortak bir aktivite bulana kadar denemeye gayret gösterin. Siz yap boz yapmaktan hoşlanıyor olabilirsiniz; fakat çocuğunuz için yap boz zorlayıcı ve ona çok da keyif vermeyen bir etkinlik olabilir.

Yeni Ortamlarda Ona Zaman Tanıyın

Çocuğunuz yeni bir durumla karşılaştığında veya yeni bir ortama girdiğinde güçlük çekiyor olabilir. Böyle durumlarda çocuğunuzu zorlamak yerine alışması için daha uzun zaman tanıyabilir, öncesinde onu ne beklediğine dair bilgi verebilirsiniz.

Empati Kurmayı Unutmayın

Duygularını tanımlamakta ve ifade etmekte zorlanan bir çocuğunuz varsa, zorlandığı durumları çocuğunuz yerine çözmek yerine başa çıkmakta güçlük çektiği duygular ile empati kurabilir, farkına varmasında destek olabilirsiniz.