GİRİŞ

E-Posta
Şifre

YENİ ÜYE

Ad
Soyad
E-Posta
Şifre
Şifre Tekrar
Ürün sepete eklendi
Aramıza Hoşgeldin!
Welcome Abroad!
Bültene başarıyla üye oldun.
Teşekkürler!
Thank you for subscribing to
our newsletter.

1500 TL ÜZERİ ÜCRETSİZ KARGO

İLK SİPARİŞTE %10 İNDİRİM İÇİN ÜYE OLUN! İNDİRİM KODU: HELLOPC10

Yenidoğan Uykusu İçin Bir Annenin İpuçları

Evin Öcal kızı Vera için ilk dört aylık süreçte fayda gördüğü basit uyku önerilerinden bahsediyor.

Yenidoğan döneminde anne-babaların en zorlandığı konulardan biri şüphesiz uyku. Uyku hakkında ilk günlerden itibaren uzman görüşleri, etrafınızdaki tecrübeli anneler, kitaplar ve çocuk doktorunuzun aktardığı bilgiler ışığında, bebeğinizi dinleyerek kendi doğrularınızı bulmak adına ufak denemeler yapmak sanırım en doğrusu. Ben, yenidoğan sürecinde, özellikle uyku gibi konularda her anne babanın, kendi aileleri ve bebekleri için hem edindikleri bilgiler hem de elbette içgüdüleri eşliğinde en doğru yolu bulduğuna inanıyorum. Önemli olan bu süreçte annenin ve dolayısıyla bebeğin minimumda yıpranması. Çünkü kaliteli uyku uyumuş bir bebek de, anne de, gün içinde beraber geçirecekleri her dakikadan apayrı verim alıyorlar.

Benim yenidoğan uykusu konusunda bilirkişi olmadığım aşikar. Fakat her anne gibi, ben de kızlarımın uyku düzenlerini oturtmak ve uykularını uzatmak için farklı yöntemlere başvurdum. Vera doğduğunda daha bilgiliydim belki, ama kucağıma aldığım bu yepyeni karakterdeki bebek karşısında yine oldukça tecrübesizdim aslında. Her bebeğin farklı olduğu, dolayısıyla bambaşka yollardan geçerek kendi düzenlerini oturttuğu bir gerçek. Ben bu yazıda küçük kızım Vera için ilk 4 ay boyunca uyguladığım ve çok faydasını gördüğüm birkaç basit öneriden bahsedeceğim.

UYKU SAATİNİ BİR SAAT GEÇE ALMAK

Büyük kızım Mila'yı neredeyse 4 yaşına kadar 18.30-19.30 arası yatırmış ve dört sene boyunca karşıma çıkan her uyku engelinde çözümü uyku saatini erkene alarak bulmuş bir anne olarak, 'bir saat geç yatırma' önerisinde bulunmak benim için aslında olağan dışı. Ama gerçekler böyle! Birçok kaynak da bebeklerin ilk aylarında biyolojik bir erken bir yatma saatinin oldukça az rastlanan bir durum olduğundan ve sağlıklı bir erken yatma alışkanlığının dördüncü, beşinci aylardan sonra oturacağından bahsediyor.

Ben de Vera için ilk 6 hafta, özellikle 'witching hour' denen o huzursuz akşam saatlerini atlatmak için erken yatırma çözümüne başvurmuştum, ama hem ilk yatış süresi hem de gecelerin devamı kötü geçiyordu.

Sekizinci hafta civarı, uyku saatini 20.00'a yaklaştırmayı denedim. Bu taktikle gece uykuları biraz olsun düzeldi, fakat ilk yatırış saati ve gece yarısına kadar olan saatler çok zor geçmeye devam etti. Uyuyup yatağına konduktan sonra 20.00-22.30 arası çok sık uyanıyordu ve tam bir derin uykuya geçişi genellikle en erken 22.00'yi buluyordu. Bu sırada - Vera'nın odası, Mila'nın yemeği, Vera'nın odası, Mila'nın kitap okuma seansı, Vera'nın odası, Mila'nın yatması, Vera'nın odası - gibi oldukça yorucu bir koşturma içinde akşamları geçiriyordum. Yeni doğmuş bir bebekle bu tempo aslında oldukça olağan, fakat benim için en yıpratıcı olan tüm bu saatlerde kendimi iki kızıma da yetişememiş gibi hissetmemdi.

Onuncu hafta civarı pes ettim ve günün akışına göre, genellikle 20.30 - 21.30 arası bir uyku saati hedeflemeye çalıştım. Ve Vera'nın gece uykuları bu şekilde düzene girdi diyebilirim. Bu sayede Mila'yla uyku saatleri çakışmamaya başladı. Önce Mila'yı 20.00 civarı yatırıp, sonrasında Vera'yı besleyip yatırmak gibi bir düzen oluşturdum ve bu düzen Vera'nın altıncı ayına kadar devam etti.

NOT: Bu yöntemi sadece ilk aylar uyguladık. Altıncı aydan itibariyle önce Vera'yı 19.00-19.30 arası yatırıp, sonra Mila'yı 19.30-20.00 arası yatırıyoruz.

GECE-GÜNDÜZ AYRIMI

Yenidoğan uykusuyla ilgili bence en kritik noktalardan biri gece-gündüz ayrımı. Gece ve gündüzün farkını öğretmek ilk haftalardan itibaren yenidoğan bebeğinizle hayatınızı düzene sokmak adına müthiş fayda sağlayacak oldukça basit bir başlangıç aslında. Gece uyanmalarında ışık açmamak, alt değiştirme gibi işleri loş ışıkta yapmak, geceye özel bir yatma rutini oluşturmak (banyo, besleme, her akşam aynı şarkıyı söyleme gibi), bebeğinizin uyuduğu odaya ışık geçirmez perde takmak en basit yöntemler arasında. Bunun yanı sıra ben gece uyanmalarında Vera’yla minimum iletişime geçiyor ve hatta emzirirken kendi gözlerimi de kapatıyordum. Alt değiştirmem gerektiğinde loş ışıkta hızlıca alt değişimi yapıp sonrasında hemen tekrar uyutmaya başlıyordum.

Gündüzleri ise geceye tamamen zıt şekilde, alt değişimi sırasında veya emzirirken bol bol konuşup, oyunlar oynayıp, şarkılar söylemek ve her gündüz uykusundan uyandığında odasına ışığı açıp kocaman bir “Günaydın” diyerek girmek de gündüz saatlerinin aydınlık, oyunlu ve gürültülü geçtiğini, gecenin ise sessizlik ve uyumak için olduğunu anlatmanın çok basit bir yöntemi.

KUNDAK

İlk iki ay Halo ve Groswaddle gibi kundaklar gece uykuları için çok kullanışlıydı. Hatta gerektiğinde alt değiştirirken de bu kundakları çıkarmadan sadece alt fermuarlarını açarak Vera'nın uykusunun bölünmemesini sağladım. İkinci ay itibarı ile yumuşak büyük boy müslinlerle hafifçe kollarını kapatarak kundak yapmaya devam ettim (uçlarının bebeğinizin altında iyice sıkıştığına emin olmalısınız). Her bebekte işe yaramayabilir ama Vera dört ay boyunca sarmalanmaktan çok hoşlandı ve bence gece uykularını uzatmasında kundağın rolu çok büyüktü.

SICAK SU TORBASI İLE YATAĞI ISITMAK

Özellikle kış veya sonbaharda doğmuş bir bebeğiniz varsa gece beslemelerinde oda oldukça soğuk olabiliyor. Sıcacık kucağınızda uykuya dalmış bebekler de soğuk yataklarına konar konmaz uyanıyor. Bu yüzden ben gece uyanmalarında odaya girince emzirmeden önce yatağa sıcak su torbası koydum. Emzirme sonrası biyotu yataktan alarak Vera’yı ısınmış yatağına yatırdım ve böylece yatağa konunca soğuktan irkilmeden uykusuna devam edebildi.

EMZİK MESELESİ

Emzik oldukça tartışılan bir konu. Her doktorun, her annenin ve en önemlisi her bebeğin emzik konusuna yaklaşımı bambaşka, dolayısıyla kendiniz ve bebeğiniz için en doğrusunu siz bilebilirsiniz. Ama iki çocuklu hayatta, büyük çocuğunuz da yatmak, yemek yemek veya oyun oynamak için (doğal olarak!) sürekli sizi bekler haldeyken, yenidoğan bebeğinizin siz olmadan da uykusuna devam edebilmesi gerçekten de hayat kurtarıcı oluyor.

Vera’da ilk bir ay Avent Soothie emzik kullandık, bir ayın sonunda MAM emziğe geçtik.

Benim bu konudaki şahsi görüşüm, emziği maksimum altı ay boyunca, sadece uykuya geçişlerde kullanmak ve sonrasında tamamen bırakmak. Mila hiç emzik kullanmamıştı, Vera ise ilk altı ay uykuya geçişlerde kullandı ve altıncı ayının sonunda tamamen bıraktı.

GECE BİR BEDEN BÜYÜK BEZ TAKMAK

İlk iki ay boyunca geceleri Vera'nın altını besleme öncesi (genellikle 3-4 saatte bir) değiştirdik. İkinci ayın sonunda eğer kaka veya pişik gibi bir durum yoksa, yatarken taktığımız bezi sabah uyanana kadar tuttuk. Bunun için oldukça önemli bir detay gece uykularında bir beden büyük bez takmak. Bebeğiniz zaten büyüyeceği için ziyan da olmayacaklar, dolayıyısıyla birkaç gece kullanmayı deneyebilir ve fayda görmüyorsanız aldığınız paketi sonrası için saklayabilirsiniz.

YENİDOĞAN YATAĞI - COCOONABABY

Vera için aldığım en güzel ürün kesinlikle Cocoonababy yenidoğan yatağıydı. Yenidoğan uykusunu güvenli ve sağlıklı şekilde maksimize etmek üzerine tasarlanmış, bebeği kucakta gibi hissettiren müthiş bir yenidoğan yatağı Cocoonababy! Biz bu yatağı kundakla birlikte kullandık ve bence Vera'nın uzun gece uykularının yıldızı bu yataktı.

En büyük avantajlarından biri her yere taşıyıp, kendi yatağınıza, kanepeye, beşik ve karyola içine yerleştirebiliyor olmanız. Ayrıca sadece uyku değil, gündüz vakit geçirmek için de son derece kullanışlı. Örneğin ben (1-3 ay favorileri yazımda da bahsettiğim) Childhome aktivite merkezinin altına yerleştirip Vera'nın uyanık olduğu saatlerde de çok kullandım.

HER GÜNÜ NOT ALMAK

İki kızım için de yenidoğan günlerinin hızlı temposunu rahatlatmaya yönelik yaptığım en faydalı şeylerden biriydi rutin takibi. Mila için bir deftere saat saat yaptıklarımızı, uykusunu, beslenmesini, vitaminlerini ve hatta bez değişimlerini yazar, gerektiğinde geriye dönük notlarıma bakar ve onlar ışığında düzen oturtmaya çalışırdım. Uykuya dalış şekillerini bile not eder, emerek, kucakta veya pusette uykuya daldığını yazar ve hangisinde daha uzun uykular uyuduğunu takip ederdim. Elbette bebeklerin bir günü diğerine uymuyor ve her ne kadar her günü not etsem de sürprizlerle sıkça karşılaştım. Fakat bu takibi yapmaktaki amacım bir rutin oturtmaktan çok (ilk aylarda herhangi bir rutinden bahsetmek bence oldukça zor), günlerimizi düzene sokmak ve en azından bir uyum yakalamaktı.

Vera doğduğunda ise, Mila'nın doğumunda yokluğunu çok hissettiğim bu takip defterini Petitmag ekibi olarak yaratmış ve elimize almıştık bile, (hala tanışmadıysanız eğer, Petit Günlük'ten bahsediyorum). Petit Günlük ile Vera'nın günlerinin takibini yapmak çok daha kolay oldu.