Bebeğinizi kollarınızın arasına almak ya da çocuğunuza sarılmak için bir hatırlatma alarmı kurmaya gerek duymazsınız. Çünkü bu gün içinde severek ve içinizden gelerek yaptığınız, sevgi dolu bir eylemdir. Sarılmanın, çocuğunuzla aranızdaki bağı güçlendirmesinin yanı sıra bilimsel anlamda kanıtlanmış pek çok faydası da bulunuyor. Sarılmak; çocuğunuzun duygusal, bilişsel ve fiziksel gelişimi için düşündüğünüzden fazla önem taşıyor.

Beyin Gelişimlerini Etkiliyor

Yenidoğanlar dünyayı ilk kez dokunarak keşfettikleri için sarılma ve ten teması onların gelişimleri açısından çok daha önemli oluyor. Çünkü beş duyumuzdan ilk gelişeni dokunmadır. Bu nedenle besleyici bir dokunuş, genç beyinlerin normal büyüme ve gelişim için ihtiyaç duydukları uyarımı sağlıyor.

2010 yılında Pediatrics Child'da yayınlanan bir raporda, yetimhanelerdeki bebeklerde ciddi bilişsel bozukluklar olduğu saptanıyor. Ancak 10 hafta boyunca günde sadece 20 dakika kucakta tutulduklarında, beyin gelişimi değerlendirmelerinde daha yüksek puanlar aldıkları ortaya çıkıyor.

Yapılan araştırmalar, sıklıkla kucaklanan çocukların beyin gelişiminin çok daha iyi olduğunu ortaya koyuyor.

Oksitosin Faktörü

Bilimsel çalışmalara göre sarılmak; güven, emniyet ve sevgi ile ilişkili bir hormon olan oksitosin salınımını tetikliyor. Bu hormon salgılandığında vücuttaki belirli büyüme hormonlarını da uyarıyor. Araştırmacılar oksitosinin vücut üzerindeki karmaşık etkisini incelemeye devam ederken, bu hormonun beynimizde salınmasının genç yaştan itibaren fiziksel gelişime yardımcı olduğu açık bir şekilde görülüyor.

Kalp Sağlığına İyi Geliyor

Çocuğunuzu kucağınıza oturttuğunuzda ya da onun seviyesine inip kucakladığınızda, onun fiziksel ve zihinsel olarak rahatlamasına yardımcı oluyorsunuz. Bu gevşemenin bir sonucu olarak, çocuğunuzun kalp atış hızı zamanla yavaşlamaya ve kan basıncı sağlıklı bir seviyeye düşmeye başlıyor.

Yapılan bir çalışmada, dört aylıktan büyük bebeklerde ebeveynleri tarafından kucaklandıklarında daha istikrarlı ve daha sakin kalp hızları olduğunun ortaya konulması da bu savı destekliyor.

Öfke Nöbetlerini Sonlandırıyor

Sarılmak, öfke nöbetini bitirmenin en etkili yollarından biri. Birçok ebeveyn, öfke nöbeti geçiren bir çocuğa sarılmanın onların kötü davranışlarını kabul etmenin ya da pekiştirmenin bir göstergesi olduğunu düşünebilir. Aslında tam tersine özellikle yürümeye başlayan çocuklar duygusal bir öfke nöbeti geçirdiğinde, çevrelerindeki bir şeye tepki olarak duygularını serbest bırakırlar. Tıpkı yetişkinlerin bazen yaptığı gibi, duygularının kontrolünü kaybederler. Çocuğunuza yoğun duygusal patlamaların olduğu bu anlarda sarılmak onu sakinleştirecek, zor zamanlarda onu desteklemek için yanında olduğunuzu öğretecek ve duygusal bir çöküşten kaçınmasına yardımcı olacaktır.

Bağışıklığı Kuvvetlendiriyor

2015 yılında Psychological Science'te yayınlanan bir araştırmanın sonucu oldukça ilgi çekici. Bilim adamları bir grup gönüllüyü iki hafta boyunca her gün arayarak, genel olarak sosyal ilişkilerini ve o gün birilerinin onları kucaklayıp kucaklamadığını ya da sarılıp sarılmadıkları soruyorlar. Daha sonra gönüllüler bir otele götürülerek karantinaya alınıyorlar. Her birine soğuk algınlığı virüsü içeren burun damlaları veriliyor ve ardından hastalık açısından gözlem altına alınıyorlar. Sonuç olarak; en çok kucaklananlar en az hastalanan kişiler olarak belirleniyor. Çünkü sarılmak, vücuttaki stres seviyesini düşürüyor. Bu durum da bağışıklık sistemimizi olumlu yönde etkiliyor.

Güven Duygusunu Geliştiriyor

Bebeklik döneminden itibaren çocuğunuza sarılmak, sizinle daha güçlü bir bağ kurmasına yardımcı olur. Sarılmalar güveni artırır, korkuyu azaltır ve ilişkileri güçlendirir. Böylece özgüvenleri de artan bebekler, çevrelerindeki dünyayı daha rahat keşfeder ve deneyimlerler. Güvenebilecekleri birileri olduğunu bildikleri için yeni şeyler denemekten ve yeni şeyler öğrenmekten daha az korkarlar.

Aranızda kurduğunuz özel bağın çocukluk yılları boyunca beslenmesi gerekir. Çocuğunuz büyüdükçe bağınız gelişecek ancak sizin besleyici dokunuşunuzu hissetme ihtiyacı asla ortadan kalkmayacaktır.

Sarılma konusunda sıradalığımız tüm bu faydalar, çocuğunuzun da size sarılma isteği ile doğru orantılıdır. Fiziksel sınırlarını korumayı, yabancılardan gelecek böyle bir talebi ya da sarılmak istemediği anlarda sizi kibarca reddetmeyi öğrenmesi de önemlidir.